 |
Site İstastiği |
 |
|
şu ana kadar
65428640
sayfa izlenimi aldık. Başlangıç: 01/02/2003
|
|
|
 |
| |
Gönderen:huseyin Tarih: 21/04/2007 04:36
ÖNEMLİ GÖRDÜĞÜMÜZ BAZI MESAJLARA VERDİĞİMİZ CEVAPLAR
Ziyaretçilerimizden o kadar yoğun mesajlar alıyoruz ki, hepsine cevap vermemiz adeta imkansız duruma geldi. Bu vesile ile cevap gönderemediğimiz kardeşlerimizden özür diliyor ve bizi bağışlamalarını bekliyoruz. Aşağıda, bize en çok sorulan soruları ihtiva eden mesajları ve verdiğimiz cevaplarımızı yayınlıyoruz. Böylece benzer soruları olan ve cevap gönderemediğimiz kardeşlerimize de topluca cevap vermiş olacağımızı düşünüyoruz.
kayserili
mail: turan_yavuz38@hotmail.com
mesaj: sayın gıda raporu yöneticisi ben küçük çapta yoğurt imalatı yapıyorum ve
son zaman jelatin kullanmaya başladım ama benim kullandığım jelatinin helal
olduğunu söylediler imal edilen yer şimdi aklıma gelmiyor ama müslüman bir
ülkede yapıldığı söyleniyor ve bunu herkes kullanıyor uzun bir müddet
kullanmadım ama hem mecbur kaldım hemde helal olduğunu söylediler bende
kullaniyorum bunda bir sakınca varmı yada ne yapmalıyım hatta ambalajındada
halal yazıyor satana da vebal verdim yinede kuşku duymuyor değilim ama piyasada
kalmak için biraz da mecbur kalıyorum sizce ne yapmalıyım?...
Muhterem Kardeşimiz,
Bizim 20 yıldan beri dile getirdiğimiz bir konuya delille açıklık getirdiğiniz için teşekkür ederiz. Evet bütün dünya yoğurdu Müslümanların bir ürünü olarak tanıdığı halde maalesef bugün başta Türkiye olmak üzere bütün İslam ülkeleri milli gıda maddeleri yoğurdu bile batının teknolojik metoduna göre üretmeye mahkum olmuş. Bu dahi bizim için bir zillet değilmidir? Daha da kötüsü büyüğü, küçüğü, yerlisi, yabancısı, mütedeyyin tanınanı, tanınmayanı aynı batının teknolojisi ile yoğurt üretirken jelatin kullandıkları biliniyor. Ancak içindekiler kısmında bunu belirtmeleri gerekirken hiçbiri bu gereği yerine getirmemektedir. Hem insani ve hem yasal suç işlemektedir. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı da medya önünde denetimlerini tam yapıyormuş gibi görüntü vermekten vazgeçmelidir. Biz Müslüman tüketiciler olarak bu üreticilerden ve bu denetçilerden şikayetçiyiz. Şikayetimizi Rabbimize yapıyor ve bizi aldatanları lanetliyoruz ve asla affetmiyoruz. Ülkemize giren jelatin yılda 3000 tonun üzerinde ve % 85 i gayri müslim ülkelerden ithal edilmekte ve biliyoruz ki bu jelatinler çoğunluk domuz kemik ve derilerinden yapılmaktadır. Pakistan ve Malezya’da da jelatin üretilmekte ancak helal belgesi para karşılığında bazı ülkelerden o kadar kolay alınabiliyor ki, satıcının İslami kimliğine tam olarak güven olmadığı taktirde kaçınmak en sağlam yol olmaktadır. Bizim size tavsiyemiz, siz siz olun bu jelatini ananevi gıdamız olan yoğurda bulaştırmayın. Rabbimiz niyetinize göre mutlaka kolaylık verecektir.
SAğlık ve selamet dileklerimizle…
Allah yar ve yardımcımız olsun
GIDA RAPORU
mail: kardelen_elif46@hotmail.com
mesaj: merbaha benim ögrenmek istediğim şey Almanyada yasadigim icin hangi
urunler jelatin(domuzdan uretilen)oluyor bugun bir almana sordum dedi 99%
domuzdan uretiliyor. dudak boyalari da dahil. İste yedigimiz, alman marketlerden
aldigimiz peynirlerde de var. Dun bir tane gordum vardi bana bu konuda bilgi
verirseniz cok sevinirim hangi urunun domuzdan yapildigini yani nasil
anlayabilirim bunu yazarsaniz cok sevirim simdiden tesekkur ederim.
sehir: köln
Muhterem Kardeşimiz,
Maalesef görüştüğünüz Alman doğrusunu söylemiş. Ve ne yazıktır ki üretici doğru bilgi vermediği müddetçe kendi kendimize hangi hayvanın jelatini olduğunu anlamamız mümkün değildir, ancak laboratuar tahlilleri sonucunda doğru bilgi öğrenebiliriz. Bu da biz tüketiciler için çok zor oluyor. En iyisi bu tür ürünlerden uzak kalmaktır.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Gönderenin İsmi: elanur
Gönderenin Emaili: nyavuz_07@yahoo.com
Mesaj: merhabalar; öncelikle sitenizden çok istifade ediyoruz Allah razı olsun. Ben maden sularının zararlı olup olmadığını merak ediyorum; acaba gazozlu içecekler gibi maden sularında da alkol var mı? bilgilerinize arz ederim...
Muhterem Kardeşimiz,
Saf ve katkısız maden sularında alkol olmaz. Ancak son zamanlarda aromalı maden suyu ve sodaları yapılmaya başlandı ki, bu ürünlerin güvenilir ve sağlıklı olduklarını düşünmüyoruz.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Gönderenin İsmi: Ayse Orhanova
Gönderenin Emaili: ayse_orhanova@abv.bg
Mesaj: Etil alkolle normal alkol arasinda ki fark nedir?Limon kolonyasi ve diger kolonyalari kullanmamiz caiz midir?Tesekkurler
Muhterem Kardeşimiz.
Kolonya hakkındaki sorunuzun fıkhi cevabı aşağıdadır. Alkolsüz parfüm demek etil alkolün eritici ortam olarak kullanılmadığı parfüm demektir. Ucucu yağlar ve yüksek oktanlı alkoller kullanılarak imal edilirler. Mesela hakiki gül yağı böyle bir parfümdür.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Soru: Abdestli iken kolonya, deodorant kullanılması abdesti bozar mı, namaza mani olur mu?
Hanefi alimlerine göre, Kolonya,parfüm ve deodorant gibi kokulu karışımlar abdesti bozmaz. Namaza da mani olmaz. Hanefi alimlerinin çoğunluğu bu görüştedirler. Ancak Şafii alimlerinin çoğunluğu ise, mecbur kalmadıkça kolonya gibi karışımında alkol bulunan şeylerden uzak kalmayı tavsiye etmişlerdir. Şayet bunlar bir yeri ıslatmışsa yıkamakla da temizlik sağlanır, bu sebeple Şafii’de de bir zorluk söz konusu olmaz. Takva ciheti ile meseleye bakılırsa, bu tür parfümleri kullanmamalı veya kullanılmışsa temas etmiş uzuvları su ile yıkamadan namaza durulmamalıdır.
Allah(cc) daha iyi bilir
Gönderenin İsmi: halil
Gönderenin Emaili: imamhalil@gmail.com
Mesaj: selamun aleykum
uzun süredir araştırıyorum... İSVEÇ İKSİRİ, İSVEÇ ŞURUBUnu kullanılabilir diyenler pek tatmin edici açıklama yapmıyor.. İtimat ettiğim hoca efendiler içeriğinin, güvenilir kimyacılar tarafından doğrulanması gerekir; gerçekten içerisindeki alkol tahavvül etmiş (değişikliğe uğramış) ise kullanımı caizdir diyor.. Ama bunun içerisindeki konyak sarhoş edici özelliğini kaybetmiş mi aslından ayrılmış mı? sorusuna cevap alabileceğim birisini bulamadım.Bir kimyager ile telefon görüşmesi yaptığımızda bu miktarda alkol şuruplarda bile var bir şey olmaz dedi!? Bu hususta yardımınız dokunur mu bilemem ama inanın çok makbule geçecek. Bahsettiğim ürün gerçekten bir çok hastalığın tedavisinde son derece faydalı..
saygılarımla
v.a.s.
Muhterem Kardeşimiz,
Ekte, piyasada İsveç şurubu(veya iksiri) adı ile satışa sunulan ürünün farklı formulasyonları verilmiştir. Şurubun formulasyon kaynağı gayri müslim olduğu için dikkatli olmalıyız. Alkol veya alkollü içkinin kesinlikle katılmadığı, sadece sirke ve suyun katılımı ile yapıldığı taktirde tüketilmesinde ve satılmasında mahzur olmadığını düşünebiliriz. Ancak etil alkol veya konyak kullanılarak yapılan şurupta alkol değişikliğe uğramadan bünyede kaldığı cihetle tüketmenin mahzurlu olacağını düşünüyoruz.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
İçindekiler: Sarısabır (Aleo ferox miller), Ravent kökü (Rheum palmatum), Mirra (Commiptiana molmol), Cedvar (Curcuma zedona), Centiyane (Genar Changelica), Doğal kafur (Cinnamomum camphera), Sinameki (Cassia Angustifolia), Eğir kökü (Acorus sativus), Besbase (Myristicae arillus), Safran (Crous sativus), Tarçın (Cinnamomum zeylanicum), kakule (Elettaria cardamomum).
Yapılışı: 1-Belli oranlarda karıştırılan bitkiler, elma sirkesi içine konulup 14 gün kadar ışıksız ve ılık bir yerde bekletilir. Karışımın her gün karıştırılması gerekmektedir. Bekleme süresi sonunda süzülen karışım kavanozlara doldurulup güneş ışığı görmeyen bir yerde tutulur.
2-Tüm bu droglar, 35 derecelik 1 litre etil alkole veya daha yumuşak bir karakter oluşturması için, 1 litre konyağa eklenir ki, burada alkol bünyede kaldığı cihetle Müslümanlar bu türüne yaklaşmamalıdır
Gönderenin İsmi: Selim
Gönderenin Emaili: kinali@mail.koc.net
Mesaj: Sitenizden yeni edindiğim tüm bilgiler beni dehşete sürükledi. Anladığım kadarıyla yediğimiz her şeyin içinde haram veya harama yakın maddeler bulunmakta. Ve şu anda bu gıdaları kontrol eden hiç bir mekanizma yok. 2005 yılı içerisinde TSE bu işe kalkışmış hatta 2006 yılı sonuna kadar standartları tamamlayacağını söylemiş ancak konu o noktada kalmış. Siz ise bu işin TSE'nin işi olmadığını ve gıdaların dini esaslara uygun üretildiğini belgeleyen bir sertifika kurumu kurulmasını tavsiye ediyorsunuz. Peki bunu neden siz yapmıyorsunuz? Bu yapılanmanın altında yasal riskler olduğundan mı endişe ediyorsunuz? Ya da nedir sizi bu yapılaşmada geri bırakan? Ben açıkça bunu çok merak ettim ve sizden bu sorumun cevabını bekliyorum. Hayırlı günler
Muhterem Kardeşimiz,
Helal sertifika kurumu oluşturalım diye bir yıl önce GİMDES kısa adı ile bir dernek kurduk. Takdir edersiniz ki dernek kurmakla mesele bitmiyor. Bunun alt yapısının oluşturulması lazım. Yer lazım, malzeme lazım, uzman eleman lazım vs. Bunların asgariden sağlanması için, yaptığımız hesaplara göre, yaklaşık 150 bin YTL gerekiyor. Bunlar olmadan Helal sertifika nasıl verilebilir?. Bunu sağlayamadığımız için de bu projemiz beklemede duruyor. Sorunuzun cevabı kısaca böyledir.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Gönderenin İsmi: Selçuk Seymen
Gönderenin Emaili: selcukseymen@gmail.com
Mesaj: S.A. Hüseyin bey kardeşim,
Üyeliğim bir yılı fazlasıyla aştı tahmin ediyorum. Epeyce ahbabıma ve tanıdıklarıma gerek şifai ve gerekse e-posta yoluyla tavsiyede bulundum. Sayımızın artmasına gayret ediyorum. E-Postama gelen mesajlarınızdan dolayı oradaki listeden konulara girmem kolay oluyordu. Daha önce ISLAK MENDİL konusunda danışmıştım. Şimdi de Jelatin konusunda bilgi rica edeceğim. Yaz günleri evde yıllardır dondurma yapılır. Ertesi güne kalınca kristalleşiyor ve özelliği kayboluyor. Sahlep bulup kattık gene tutturamadık. Bu siteye üye olduktan sonra ambalaj ve etiketlere daha dikkatli bakar oldum. Raflardaki bir kısım ürünlerde İçindekiler bölümünde KIVAM ARTTIRICI diye bir ibareye rastlıyorum. Hüseyin Bey'e danışayım dedim, acaba bu "jelatinin" Türkçe'simi?. Bu yaz dondurmaya koymayı deneyeceğim. Un koyduk olmadı, nişasta koyduk olmadı. Birde bu "kıvam arttırıcıyı" deneyeceğim. HELAL OLANI nereden temin edeceğim konusunda yardımcı olmanızı rica eder, Allah (cc) Ömrüzü ve emeğinizi bereketlendirsin.
Muhterem Kardeşimiz.
Ülkemizde yıllarca dünyanın en leziz ve en helal dondurması salep, süt ve şeker karışımından üretilirdi. Ne zaman ki her şeyimizi ecnebilerden almaya başladık, dondurmanın da hilelisi ve sahtesi yaygın hale geldi. Bu üçlü ile yapılacak dondurmanın kıvamını tutturamıyorum diyen yalan söyler. Ama ben sahte dondurma yapmak istiyorum diyorsanız bari jelatini bu işin içine sokmayın. Piyasada bunun gerçek manada helalini bulmanız zordur. Bunun yerine sitemizde yayınlanan http://www.gidaraporu.com/gida43.htm yazıda belirtilen katkı maddelerinden yararlanabilirsiniz.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Gönderenin İsmi: enes kara
Gönderenin Emaili: eneskara71@gmail.com
Mesaj: Selamun Aleyküm, Hassasiyetiniz için tüm site yöneticilerine yürekten teşekkür ederim. Şunu öğrenmek istiyorum.Almak ve yemek istediğimiz bir gıdanın helal mi harammı olduğunu nasıl anlayacağız. mesela ülkerin ürünleri hakkında bunu misal verebiliriz. helva alacam diyelim üstünde emilgatör yazıyor ama bu nedir ne değildir hangi çeşididir bilmiyorum. sitenizde bunlar hakkında bizi aydınlatacak, adeta elimize bir formül verip bizim bu gibi sıkıntılarımızı halledecek bir çalışmanız varmı? hürmetler ederim.
v.a.s.
Muhterem Kardeşimiz
Meselenin en önemli noktası da sizin belirttiğiniz hususdur. Mevcut şartlar altında hiçbir firma ve ürün için etiketine bakarak tam bir güven sağlamamız mümkün olamıyor.Bu sebeple, bu konuda başta kendimize ve soru soran kardeşlerimize cevabımız şöyle olmaktadır:
"Helal, Haram ve şüpheli ürün üreten firmaları ve ürünleri bu günkü ortamda tesbit edebilmenin güçlüğünü takdir etmelisiniz. Biz ancak ürünlerde kullanılabilen katkı maddelerini sağlık ve din güvenliği açısından irdeleyerek tüketici kardeşlerimizi bilgilendirmeye ve üreticileri bu bilgilerle sorgulamalarını teşvik etmeye çalışıyoruz.Diğer yandan Helal Sertifikalamanın kurumsallaşması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu çalışmaların kısa zamanda sonuç vermesini umuyoruz.."
Size de ancak bu cevabı verebiliyiruz
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
"havva hanım"
sa... ben ankaradan havva emine yigit...1.9.2005 tarihli aloe vera ve flp ile ilgili haberinizin internetten kaldırılmasını rica edicem.çünkü yaklask 4 ayd1r tarim bakanligindan onayl1 bir sekilde aloe veral1 içecekler piyasaya sunuldu.aloe vera ile ilgili yapılmış bilimsel arastırmalari papmet sitesinden bulabilirsiniz.ayrica ürünlerin islami helal sertifikasi var. bu da güvenle kullanılması icin yeterli...... sorulariniz yada cevabiniz varsa beklerim.
Sayın Hanımefendi,
Sitemizdeki yazımız için bağlı olduğunuz şirketiniz tarafından dava açılmış. Ancak mahkeme bizi haklı bularak davanın reddine karar vermiştir. Biz iddiamızda delillere dayalı olarak aynı kararlılık içinde olduğumuza göre yazımızın kaldırılmasındaki israrınızın manası desteksiz kalmıyor mu?. Kaldı ki, Biz bütün gerçeklere rağmen para kazanma hırsı ile insanları aldatmaya devam edenlere artık bu yanlış yoldan vazgeçin diyebiliyormuyuz?
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Gönderenin İsmi: mehmet
Gönderenin Emaili: mn.t@hotmail.com
Mesaj: acaba kolaturka da pepsı ve cocacola gibi zararlı mı?
Muhterem Kardeşimiz,
Dünyadaki tüm yapay meşrubatlar alkolsüz yapılamıyor. Bu sebeple Tüm ülkelerin GIDA KODEKSLERİNDE azami sınırlar belirtilir. Bizim kodeksimizde bu oran %05 dir. Artık falan gazozda azmış, filan kolada çokmuş tartışmasına gerek yoktur. Bilelim ki bir litre meşrubatta 5 gr. a kadar alkol bulunabilir. Bu bilgiden sonra, bu meşrubatları isteyen içmeye devam eder, isteyen hesabını düşünerek içmekten vazgeçer. Gerisi lafı güzaf oluyor...
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Gönderenin İsmi: murat keskin
Gönderenin Emaili: keskingsm@yahoo.com
Mesaj: selam hidayete tabi olanların üzerine olsun. Allah c.c. çalışmalarınızı hayırla neticelendirsin. Ben böyle bir sitenin varlıgından rahmetli bayram hocamızın (r.aleyh) bir sohbetinde haberdar oldum ve birçok bilgi edindik. Fakat şu markanın ürünleri helaldir diyemiyormuyuz? reklam olmaz diye düşünüyorum. Amaç ümmetin ne yediğini bilmesi değilmi bu tür bilgiler belkide sitede var fakat ben göremedim bu konuyla ilgili yardımcı olursanız sevinirim fi emanillah...
v.s.a.
Muterem Kardeşimiz,
Helal, Haram ve şüpheli ürün üreten firmaları bu günkü ortamda tesbit edebilmenin güçlüğünü takdir etmelisiniz. Biz ancak ürünlerde kullanılabilen katkı maddelerini sağlık ve din güvenliği açısından irdeleyerek tüketici kardeşlerimizi bilgilendirmeye ve üreticileri bu bilgilerle sorgulamalarını teşvik etmeye çalışıyoruz.Diğer yandan Helal Sertifikalamanın kurumsallaşması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu çalışmaların kısa zamanda sonuç vermesini umuyoruz..Bayram Hoca efendimize bu vesile biz de Rabbimizden rahmet diliyoruz.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
From: "tayyar dal"
To: hbuyukozer@hotmail.com
Hocam size birkaç sorum olacak cevaplarsanız sevinirim.1-elle kesilen helal tavuk markası varmı varsa hangi markalar(tavuk yemez olduk) 2-ülker gazoz ve kolalarında daha maliyetli olmasına rağmen suyla çözelti yapıyoruz diyor siz ne dersiniz. 3-çocuklara çikolata v.b. şeyler alıyoruz genelde ülker kullanıyoruz siz ne
dersiniz?.güvenilir markaları yazarmısınız. 3-peynir,yoğurt v.b. gibi ürünlerde hangi markayı tercih etmeliyiz. 4-sucuk,sosis v.b. ürünlerde hangi markaları tercih etmeliyiz biz bu konuda çok hassasız yardımcı olursanız çok seviniriz.selamlar,ayrıca böyle bir hizmet verdiğiniz için ALLAH(C.C) sizden razı olsun.ALLAH'a emanet olunuz.
Muhterem Kardeşimiz
Elle tavuk kesimi için sadece İstanbulda dağıtım yapan Altınçiftlik firmasını önerebiliriz. Er piliç için de söylendi, ancak kendilerine gönderdiğimiz bilgi isteyen mesajımıza 4-5 aydır maalesef cevap alamadık. Ülker veya başka marka gazoz ve kolaların tamamını ilgilendiren bilimsel araştrma yazılarımız sitemizde yayınlanıyor. Bu araştırmalarımız karşısında bizim sizlere ve kendi nefsimize tafsiye edebileceğimiz bir marka söz konusu olamıyor. Meyve sularını kaynatalım, dolabımızda saklayalım. Canımız istediği zaman şerbet yapıp içelim.Taze meyve sularını sıkalım, çoluk çocuk içelim, diyoruz, eğer sağlığımızı ve dini güvenliğimizi koruyalım diyorsak. Çikolata konusunda ülkerin bazı ürünlerini etiketlerini okuyarak tercih edebilirsiniz. Peynir konusunda , mümkünse evlerimizde yapalım, zorlanıyorsak Kaanların, ülkerin, aytacın ve okuyucu markalı peynirleri önerebiliriz. Sucuk sosis olayı için hiçbir ürün öneremiyoruz. En iyisi güvendiğiniz kasabınızın önderliğinde sucuk ihtiyacınızı gidermeye çalışınız.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Gönderenin İsmi: kemal-yilmaz
Gönderenin Emaili: nezengul_y@hotmail.de
Mesaj: Merhabalar.Bana Schellack in türkcede ne anlama geldigini ve neden elde edildigini cevaplarsaniz cok sevinirim tesekkürler
Muhterem Kardeşimiz,
Sorduğunuz soru ile ilgili bilgi notunu ekte dikkatinize sunuyoruz.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Şellak(Shellac): Gomalak böceği(Coccus lacca)’nın kırılgan veya taneli bir salgısıdır. Assam ve Tayland ormanlarında bulunur. Şellak dişi böceğin salgısından elde edilir. Dişi böceğin ağaç gövdesinin üzerinde bıraktığı yapışkan kalıntı kabuklardan çıkartılır.
Şellak, amonyak, sodyum borat, sodyum karbonat ve sodyum hidroksit gibi alkaliklerde ve çeşitli organik solventlerde eriyebilir. Alkolde eritildiği zaman, tipik olarak etanol ve metanolle sağlam ve sert bir tabaka oluşturur ki bu mobilyacılıkta kullanılan laklamayı sağlar.
Şellak gıda ve ilaç sektöründe, tablet, draje, şekerleme, bonbon, çikolata vs. de parlatıcı ajan olarak kullanılır. Ayrıca yıkama işlemi esnasında kaybolan elmadaki doğal mum yerine de kullanılır.Katkı maddeleri listelerinde E904 sembolü ile gösterilmektedir. Bu tabakalamada kullanılan şellakın içerisinde ezilmiş böceğin de bulunup bulunmamasına göre Müslümanlar ve Vejeteryanlar için tartışılır bir durum söz konusudur.
Temas halinde cilt tahrişlerine sebep olan allerjik reaksiyonlar gösterdiği bilinmektedir.
Gönderenin İsmi: mehlika öztürk
Gönderenin Emaili: mehlikayurter@hotmail.com
Mesaj: Esselamu aleykum
Allah razı olsun bu site aracılıgıyla verdiginiz hizmet için, ben 2003 yılına kadar ABD de ikamet ediyordum orada iken gerek katkısız ürünlere ulaşabilme kolaylıgı gerekse ürünlerin içerik bölümlerinin ayrıntılı olması hasebiyle bu denli zorluk çekmiyorduk burada ise peynirler vs ile ilgili endişeler tekrar devreye girdi.Ben size bazı katkı maddelerinin cevazlık durumlarının zamanla gelişen bazı durum ve ar ge birimlerinin yeni keşfettigi madde ve yöntemlerle degişebildigi, önceden süpeli durumda olan bazı katkı maddelerinin güvenilir olabildigi fikri üzerine bir şey söylemek istiyorum ABD de iken bu konuda çalısan musluman bir akademisyenle görüsmüstüm hatta size deson gelişmeleri takipiçin numarasını verebilirim, belki zaten bildiginiz bir zattır ama ben gene yazazyım Ahmed H Sakr Ph.D professor of nutritional Biochemistry, görüstügümde yanlış hatırlamıyorsam kendisi bana mono dö gliseridlerin artık pirincten elde edildiginde daha uceza mal oldugu bu yüzden üreticilern onu tercih ettiklerinden dolayı hayvansal katkılı monodögliserid kullanılmadıklarından bahsetmisti bu gibi gelismeleri takip ve uygulama alanları konusunda ne yapılabilir bir diger noktada ör. Whey kullanımının hanefi mezhebi açısından kimyasal degisime ugradıgı gerekçesiyle cavaz verildigi üzerine master tezi yazan bir akademisyenin yakınıyla görüsmüstüm uzatmayayım bu olumlu veya ruhsat alanını genişletici verilere ulaşabilmegi cocuklarımızı bunaltmamak adına onemlı görüyorum ben falan krakerı peyniri filan ekmegi cikolatayı sekerlemeyı dondurmayı yemesemde olur ama cocuklarıma bunların hepsini kısıtlamak bana onların dini duygularını köreltmemek adına zor geliyor kolaylastıran degilde zorlastıran pozüsyonunda olmak istemiyorum hele imanın telikede tuzakların her köşebaşında oldugu şu günlerde. cevabi yorumunuz olursa memnun olurum ayrıca yazdıgım verilere birkacyıl once ulaşmştım tekrar degişmiş olabilir okuyucular acısından sorumluluk almak istemem siz bu verileri yazacagim numaradan teyid edersiniz Ahmen Sakr foundation for islamic knowledge P.O.Box 665 Lombard Illinois 60148USA fax 630 6278894 tesekkür ederim saygılarımla
v.a.s.
Muhterem Kardeşimiz,
Mesajınız ve verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederiz. Mono ve di gliseridler ve benzerleri için verdiğiniz bilgiler kısmen doğru olabilir. Sizin de bildirdiğiniz gibi pirinçten üretenlerin dahi yağ kullanmaları gerekir. Pirinçten derken pirinçten çıkartılan yağı kastediyorsanız olabilir diyoruz. Ancak biz başka fabrikaların palm veya koko bitki yağlarının, Çinde de bazı hayvan kökenli yağların kullanılarak üretim yapıldığına dair duyumlarımız bulunmaktadır. Dolayısı ile gıda sektöründe kesin kararlar vermek bu günkü ortamda pek mümkün gözükmüyor. Bu sektörde İslami şuura sahip üretici, satıcı ve tüketici üçlüsü belli bir boyuta ulaşıncaya kadar da bu sıkıntıları çocuklarımızla birlikte yaşamak zorundayız diye düşünüyoruz. Fetvaya gelince, bizlere dayatılan bu moderniteye ayak uydurmamız için fetva verenler çok. Sonuçta "din de gitti elden, dünya da gitti elden" durumuna düşmemek için dikkatli olmalıyız.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Gönderenin İsmi: mehlika öztürk
Gönderenin Emaili: mehlikayurter@hotmail.com
Mesaj: Bir sorum olacak bazı meyvelerin icinde hiç bekletilmeseler de dogal olarak alkol oldugu söyleniyor. Örnegin portakalda bu durumda 2 iri portakal yiyerek veya 4portakalla yapılmıs portakal suyu içerek belli oranda alkol almış olurmuyuz eger bu dogruysa aynı oranda alkolü, bir gıdadaki alkolde çözülmüs ooldugu süpheli katkı maddesi içerigi sebebiyle almıs olmakla aradaki fark ne olur tesekkür ederim
Muhterem Kardeşimiz,
Sitemizde son olarak yayınladığımız "GAZOZ VE KOLA İÇİLİM Mİ?" yazımızı okursanız, bu gibi safsataları çıkaranların ticari hesaplar yapanlar olduklarını farkedeceksiniz.
Sağlık ve selamet dileklerimizle
GIDA RAPORU
Gönderenin İsmi: muhammet bozbek
Gönderenin Emaili: gfb_mado_@.com
Dinen rahatlıkla hangi firmanın çikolata ve şekerleme gibi gıdalarını albiliriz?
mesela (ülker veya saray).hangi firma derseniz ondan alıcaz.çünkü size güveniyoruz.
Gönderenin İsmi: ömer YILMAZ
Gönderenin Emaili: vahdedtelekom@hotmail.com
Mesaj: s.aleyküm kardeşim.Önce bizi bigilendirdiğiz için çok teşekkür ederim.biliyoruz bu size verilmiş bi görev değil ama sizden bi istiramım olacak.biz bi cemaat iz ve bir çooğumuz kunuları tam bilmediğimiz için muallakta kalıyoruz.Bu konuda bize yardımcı oabilir misiniz.:veya size nasıl ulaşırız.Veya marka olarak şunları alıp rahatlıkla yiyebilirsiniz.şunlarda haram maddeler var,şunlarda yok.bu biçimde olabilir mi?yada bunun içinden nasıl çıkılabilir...Allah a emanet olun, selametle
Muhterem Kardeşimiz,
Market raflarında onbinlerce ürünün pazarlandığı ve üretici firmaları helal, haram noktasında açıklamaya zorlayacak herhangi bir yasal zorunluluğun bulunmadığı bir ortamda böyle bir listenin hazırlanabilmesinin güçlüğünü takdir etmelisiniz. Helal sertifikalama kurumunun çalışır duruma getirilmesinden sonra bu doğrultuda çalışmaların yapılabileceğini düşünüyoruz. Bugün için sitemizden veya başka kaynaklardan sağlayabileceğiniz genel bilgileri kullanarak satış noktalarını ve üretici firmaları sorgulayarak ve bazı şüpheli ürünleri kullanma alışkanlıklarımızdan fedakârlık yaparak haramlardan kaçmaya çalışmamız, bizim kendimize de telkin ettiğimiz bir yol olarak görülmelidir.
Allah yar ve yardımcımız olsun
GIDA RAPORU
isim: azmira
mail: azmira2007@mynet.com
SİTE İÇİN TEBRİKLER..AMA ÜZÜLDÜĞÜM TEK ŞEY – DİNİMİZİ KULLANIYORSUNUZ... AYNI SİYASETÇİLER GİBİ..VE ANKETLERİNİZDEKİ SORULARI DA BEĞENMİYORUM.. MÜSLÜMANLIĞIN DARMADAĞIN OLUŞU HELAL DEMEDEN YENİLEN İÇİLEN GIDALARDA ARIYORSUNUZ...OYSA MÜSLÜMANLIĞIN GERİ KALMIŞLIĞIN EN BÜYÜK NEDENİ EĞİTİMDİR..İSLAM ÜLKELERİNDE İNSANLAR CAHİL BIRAKILIYOR..DAHA KOLAY YÖNETİLSİNLER VE BASKI ALTINA ALINSINLAR DİYE..ALKOL KONUSUNDA YETERİNCE BİLGİ VERMİYORSUNUZ...ALKOLUN AZI DA HARAMDIR..AMA EKMEK MAYASINDA, BOZADA,YOĞURTTA,PATATESTE, PORTAKALDA, HURMADA VE DAHA ONLARCA SEBZEDE VE MEYVEDE ETİL ALKOL OLDUĞUNU YAZMIYORSUNUZ... HURMA PEYGAMBERİMİZİN EN SEVDİĞİ MEYVEDİR... AMA HARAM DEĞİLDİR... BAZI GERÇEKLERDEN KAÇIYORSUNUZ...DAR GÖRÜŞLÜ İNSANLARIN SİTESİ BURASI...VE DİNİMİZİ TAM OLARAK ANLAYAMAYAN YA DA ANLAMAK İSTEMEYEN İNSANLAR YAZIYOR..BOYKOT EDİN DİYORSUNUZ.... BEN DE ETİL ALKOL BULUNAN PATATESİ, YOĞURDU,BOZAYI,SİRKEYİ,PORTAKALI VE ONLARCA MEYVE VE SEBZEYİ BOYKOT EDİYORUM...VE GERİ KALMIŞLARININ KAFALARINI DA BOYKOT EDİYORUM...BAZI GERÇEKLERİ SAKLAMADAN DİNİMİZİ KULLANMADAN BİLGİ VERİRSENİZ DAHA İYİ OLUR...
BEN EKMEK MAYASINDAN YAPILAN EKMEĞİ, BOZAYI,
YOĞURDU,PATATESİ,PORTAKALI,MANDALİNAYI,GREYFURTU,SİRKEYİ,HURMAYI VE ONLARCA SEBZE VE MEYVEYİ BOYKOT EDİYORUM..ÇÜNKÜ İÇİNDE DOĞAL OLARAK ETİL ALKOL DE VAR..SİZİN GERİ KALMIŞ KAFALARINIZI DA BOYKOT EDİYORUM... ÇÜNKÜ BEYİNLERİNİZ YUZLERCE YIL GERİDEN ÇALIŞIYOR.. PEYGAMBERİMİZİN EN SEVDİĞİ MEYVE HURMADA BİLE ALKOL BULUNUYOR..AMA SİZLERE HARAMDIR DİYE YASAK KOYMUYOR..OMUZLARINIZIN ÜSTÜNDE BULUNAN O YUVARLAK NESNEYİ DÜŞÜNMEK İÇİN KULLANIN VE DİNİMİZİ YÜCELTİN...
SAÇMALIK...MÜSLÜMANLARIN DARMADAĞIN OLUŞU HELAL GIDA İLE İLGİSİ YOKTUR...EĞİTİM, EĞİTİM VE EĞİTİM...DÜNYANIN EN GERİ KALMIŞ ÜLKELERDE YAŞAYANLARIN BİR ÇOĞU MÜSLÜMANDIR..VE EĞİTİMDEN UZAK OLAN ULUSLAR NE YAZIK Kİ YOK OLMAYA MAHKÜMDURLAR..MÜSLÜMANLARIN ARASINDA FESATLIK ÇEKEMEMEZLİK DİZBOYU...BİR ÇOK ARAP ÜLKESİ BİLE KENDİ ARALARINDA GEÇİNEMEMEKTEDİR...HERKES BİRBİRİNE DÜŞMAN...BİRLİK YOKTUR...BİR ÇOK MÜSLÜMAN HALA YEDİNCİ YUZYILINDA YAŞAMAKTADIR...ÜLKEMİZDE KIZ ÇOCUKLARI OKULA GÖNDERİLMİYOR...GÜNAH DİYE..BİR ÇOK MÜSLÜMAN ÜLKESİNDE ÖRNEĞİN AFGANİSTAN...TELEVİZYON BİLGİSAYARLAR KÖKTENDİNCİLER TARAFINDAN YOK EDİLDİ...GÜNAH DİYE..HIRİSTİYAN BULUŞU DİYE..MÜSLÜMANLAR ARASINDA BİRLİK YOKTUR..NE YAZIK Kİ...VE KENDİ HAKLARINI KORUYAMIYORLAR..HAKLI OLSALAR BİLE...MÜSLÜMAN ÜLKELERİNDE ZENGİN VE FAKİRİN ARASINDAKİ UÇURUM HIRISTİYAN ÜLKELERİNDE YOKTUR...DİNİMİZİ NE YAZIK Kİ MÜSLÜMANLAR YANLIŞ ALGILAYIP SUİSTİMAL EDİYORLAR...DİNİMİZİ KULLANIYORLAR..İRANDA MOLLALAR KAPI KAPI DOLAŞIP BATI MALI DİYE ELEKTRONİK EŞYALARI TOPLUYORLAR...KENDİ EVLERİNDE İSE SOM TEKNOLOJİ İLE VİDEO İZLİYORLAR..MAKSATLARI BELLİ...BİR BEYİN NE KADAR EĞİTİMSİZ KALIRSA, O KADAR DAHA İYİ YÖNETİLİR VE BASKI ALTINA ALINIR...MÜSLÜMANLIK YÜCE BİR DİNDİR..AMA DÜŞÜNEBİLENE VE ANLAYANA...HATALARIMIZI KENDİMİZDE ARAMALIYIZ...KAFALARIMIZDA...
Muhterem Kardeşimiz,
Üzüntünüzün sebeplerini okuyunca biz de sizin için üzüldük. Tutarsız savlarınızı o kadar seri ve arka arkaya sıralamışsınız ki bu kadar mantık dışı iddialarınız karşısında düz akıl isyan ediyor. Yine de biz sizin edep dışı ve saygısız ifadelerinize rağmen sizi incitmeden cevap vermeye çalışalım.
1.Dinler, inananları tarafından hayatlarında uygulanması için vardır. Eğer hayatta uygulanmıyacak ve kullanılmayacaksa o din ölü dindir. Hiç bir din bunu kabul edemez. Hele alemşumul ve sahibi tarafından kıyamete kadar hüküm ferma olacağı bildirilen bir din olan İslam’ın ölü bir din olması asla mümkün değildir. Bu sebeple, İslamı ölü din haline getirmek için uğraşan bir takım sefil ve sefih insanlar, her ne kadar sizin gibi din adına konuşup dinden bihaber insanların yetişmesine vesile olmuşlarsa da, bu eylemlerinde başarılı olamayacaklardır.
2. Müslüman ferdin ve bu fertlerden meydana gelen toplumların haram veya helal yeyip içmesinin onun manevi ve sosyal hayatına etkisinin olacağı hem dinin ana kaynakları haber veriyor, hem bilim kaynakları bildiriyor. Bir tanesinin makalesi sitemizde de yayınlanıyor.
Dr. Shahid Athar, halen İndiana Üniversitesi, School of Medicine’de klinik associate profesör. İndiana polisde St. Vincent Hospital’de Endokrinoloji bölüm şefi. Islamic Medical Association of North America(IMANA)’ın seçilmiş başkanıdır. 6 kitab yazdı. 120 cıvarında İslami konularda makaleleri yayınlandı
Effects of Prohibited Foods on Human Hormones and Behaviour
Okumanızı tavsiye ederiz.
3. Gelelim eğitim konusuna. Eğitim göreceli bir kavramdır. Eğitimli olmak veya olmamak neye göredir? Doktorluk yapabilmek için, tıb eğitimi; eczacılık yapabilmek için, eczacılık eğitimi; avukat, savcı, hakim olabilmek için hukuk eğitimi; muhasebecilik yapabilmek için muhasebecilik eğitimi alması gerekiyor. Daha doğrusu bu mesleklerin öğretimini görmesi gerekiyor. Peki iyi insan, doğru insan, ahlaklı insan hangi eğitimle oluşacaktır?. Daha doğrusu hangi eğitim kurumunu takip edecektir. Ahlak toplumun malıdır. O halde toplum, doğumlarından itibaren, kabul ettiği ahlak normlarını hayatın akışı içerisinde fertlerine verecektir, vermek zorundadır. Toplumun ahlaki normlarını ise sahip olduğu inanç sistemi yani din oluşturacaktır. Toplumun eğitim kurumları bu ahlaki normları esas alan bir program yapmadığı taktirde çeşitli meslek ve bilim adamı yetiştirmek için yaptığı eylemler istenen sonucu vermeyecektir. Nitekim, son yıllarda kamu oyunu meşgul eden 40 milyar dolarlık hortumları yapanlar, emniyet birimlerinin arka arkaya yaptığı çeşitli operasyonlarda ele geçen ve rüşvet, irtikap, görevi köteye kullanmak, uyuşturucu çeteleri kurmak fuhuş ticareti yapmak, çocuk pornoculuğu yapmak gibi yüz kızartıcı suç işleyen insanlar, bu toplumun kolejlerinde ve seçkin üniversitelerinde okumuş insanlardır. Cahiliye döneminde de okumuş, eğitim görmüş insanlar putperstliği savunuyor ve bu silahla toplumu sömürüyorlardı. Toplumun okuma yazması olmadığı,fakak yüksek ahlak ve fazilet sahibi olduğu için Allah(c.c.), Hz. Muhammed(s.a.v)’e elçilik görevini vermiştir. Demek ki eğitimli olmak, diplomalı olmak insanları namuslu ve ahlaklı yapmıyor. Hırsızlık yapmaktan, haksız kazanç sağlamaktan, insanlara kötülük yapmaktan alıkoymuyor. Demekk ki bu faziletleri, bu erdemleri başka kaynaklarda aramalıyız. İşte bu noktada helal gıdalarla beslenen bedenin önemi ortaya çıkmaktadır. Helal beslenmenin hormonlarımız ve davranışlarımız üzerindeki müspet etkisinin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır.
4. Ülkemizin ve diğer İslam ülkelerinin geri kalmışlığının müsebbipleri asla samimi Müslümanlar olmamıştır. Hele hele kızlarını okula göndermeyenler, ya da başları örtülü okula gitmek isteyip de buna izin vermeyenler yüzünden okula gidemeyen kızlarımız ve aileleri hiç olmamışlardır. Bir avuç cami müdavimleri de müsebbip değildirler. Esas müsebbipler batının emperyalist sürüleri, ülkelerimizde onların vereceği bir kemik uğruna şahsiyetini satışa çıkartmış işbirlikçileri ve sizin gibi gerçekleri çarpıtarak kendi kalelerine gol atmaya çalışan gafil yığınlardır. Ama az kaldı merak etmeyin. Bu tepeden bakmalarınız, bu çalım atmalarınız yakında hüsranla sonuçlanacaktır. Artık dev uyanıyor. Yer yer hareketleniyor dünya. Gafillerin ve İslam düşmanlarının telaşı bu yüzden arttı. Can havli ile en modern silahları ile hücuma geçtiler. Sizin gibi gafiller bu gelişmelerin şifresini çözemeseler de korku her taraflarını sardı. Ancak bilmiyorlar ki korkunun ecele faydası yoktur.
5. Dünya hayatında, Allah herkese çalıştığının karşılığını vermeyi taahhüt etmiştir. Bu sebeple, Allah çalışmayana bir şey vermiyor. Çalışmada da esas, bilgili ve bilinçli olmaktır. Bilgili olmak zorundayız, bilmediğimizi öğrenmek mecburiyetindeyiz. Çünki, Rabbimiz, “Hiç bilenlerle, bilmeyenler bir olurmu?” buyuruyor. Peygamberimiz(s.a.v) de “bilgi müminin yitik malıdır, nerede ise onu gidip almalıdır” buyuruyor. İnanan ve mükellef olan bir müslüman, günlük hayatının her kademesinde yapacağı işin ve hareketin fıkıh bilgisini öğrenmekle ve uygulamakla mükellef değilmidir?.
6. Alkol konusunda yeterince bilgi veriyoruz. Sitemizde bu güne kadar 250 haber- makale yayınlanmış, mübalağasız bunun yarısında alkol ele alınmıştır. İslamda yasa koyucu olan Allah(c.c.) şarabı ve benzeri şarhoşluk veren, aklı gideren müskiratın içimini haram kılmıştır. Bu haramın toplumda neşvü nema bulabilmesi için bu harama götürücü vasıtaları da yasaklamıştır. Bir Müslüman şarap üretimi yapamaz, şarap alımı satımı ile meşgul olamaz. Bu da yetmemiş. Şarap fabrikasına üzüm yetiştirmeyi de, üzüm bağından şarap fabrikasına üzümün taşınmasını da haram kılmıştır. Şarap ve ona sahoşluk özelliğini veren etil alkol necis olarak nitelendirilmiştir. Bir kova temiz suya bunun bir damlası düşse bu suyu içilemez bir duruma getirir.
Birtakım kimyasal maddeleri kullanarak sentetik olarak üretilen, insanlara hiçbir fayda sağlamadığı gibi sağlıklarına zararlı sonuçlar veren meşrubatları üreten bazı şarlatanların iddialarına aldanmayın. Doğada hiçbir meyve ve sebze yoktur ki dalında iken bünyesinde etil alkol bulunsun. Onlara lezzet ve aroma veren alkoller bulunur ama bunların hiçbiri etil alkol değildir. Bu alkollere esansiyel alkoller denir ve bunlar aklı giderici değildirler. Dalından koparıldıktan sonra kötü saklama koşulları sonucunda her organik madde gibi bozulma söz konusu olunca fermantasyon başlar ve sonuçta etil alkol oluşabilir.
Allah(c.c.) ın elması ile, üzümü ile, hurması ile; yapay olan bozayı, kefiri,gazoz ve kolayı aynı kefeye koymaya da kimsenin hakkı yoktur. Yoğurdun oluşum teknolojisinde de ve kimyasında da alkol verecek bir reaksiyon söz konusu değildir. Ancak uygun olmayan saklama koşullarının sonucunda etil alkol oluşabilir. Bu durum bütün organik maddeler için geçerlidir. Tartışma konusu olan bu gıdalar değil. Sentetik olarak oluşturulan yiyecek ve içeceklerde kullanılan aromaların ve boya maddelerinin etil alkolde eritilmiş olarak kullanılması, dolayısı ile etil alkolun ticari bir mal olarak müslümanlar arasında tedavülde olması. Bu noktada İslamdan taviz beklemek yanlıştır. Müslüman, iradesinin dışında önüne gelen bir meselede İslamdan taviz beklemek yerine, o meselenin İslama uygun hale getirilmesinden sorumludur.
7. “... BAZI GERÇEKLERDEN KAÇIYORSUNUZ...DAR GÖRÜŞLÜ İNSANLARIN SİTESİ BURASI...VE DİNİMİZİ TAM OLARAK ANLAYAMAYAN YA DA ANLAMAK İSTEMEYEN İNSANLAR YAZIYOR..BOYKOT EDİN DİYORSUNUZ.... BEN DE ETİL ALKOL BULUNAN PATATESİ, YOĞURDU,BOZAYI,SİRKEYİ,PORTAKALI VE ONLARCA MEYVE VE SEBZEYİ BOYKOT EDİYORUM...VE GERİ KALMIŞLARININ KAFALARINI DA BOYKOT EDİYORUM...BAZI GERÇEKLERİ SAKLAMADAN DİNİMİZİ KULLANMADAN BİLGİ VERİRSENİZ DAHA İYİ OLUR... BEN EKMEK MAYASINDAN YAPILAN EKMEĞİ, BOZAYI,
YOĞURDU,PATATESİ,PORTAKALI,MANDALİNAYI,GREYFURTU,SİRKEYİ,HURMAYI VE ONLARCA SEBZE VE MEYVEYİ BOYKOT EDİYORUM..ÇÜNKÜ İÇİNDE DOĞAL OLARAK ETİL ALKOL DE VAR..SİZİN GERİ KALMIŞ KAFALARINIZI DA BOYKOT EDİYORUM... ÇÜNKÜ BEYİNLERİNİZ YUZLERCE YIL GERİDEN ÇALIŞIYOR.. PEYGAMBERİMİZİN EN SEVDİĞİ MEYVE HURMADA BİLE ALKOL BULUNUYOR..AMA SİZLERE HARAMDIR DİYE YASAK KOYMUYOR..OMUZLARINIZIN ÜSTÜNDE BULUNAN O YUVARLAK NESNEYİ DÜŞÜNMEK İÇİN KULLANIN VE DİNİMİZİ YÜCELTİN...” tırnak içine aldığımız bu cümleleriniz ise akıl zembereğinizin iyice zıvanadan çıktığını gösteren ve edep dışılık çerçevesinde kabul ettiğimiz için cevap vermeyi uygun görmedik. Bu edep dışılığı bazı yazılarımızın yorum kısmına da taşırdığınız için o yorumlarınızı da silmek zorunda kaldık.
8. Bize gönderdiğiniz mesajlar ve yaptığınız yorumların satır aralarında şu gerçeği görüyoruz ki Siz İslam dinini bilmiyorsunuz. Bilmek için bir gayret de göstermemişsiniz. Bilmenin ötesinde uygulamaları için de bir adım atmamış belki de Müslümanlara bu hıncınızın altında İslama karşı oluşunuz da yatmış olabilir. Önce Müslümanmısınız, değilmisiniz öncelikle bu kararı vermelisiniz. Eğer Müslüman olduğunuza karar verirseniz, o zaman Müslümanlığın gerçeğini öğrenmeye başlamanız kolaylaşır. Yok eğer Müslüman olmadığınıza karar vermişseniz, kavga etmemize, bir birimize sataşmamıza da gerek yok. Çünkü bizim dinimiz, böyle durumlarda “sizin dininiz size, bizim dinimiz bize” der ve kavgayı bitirir.
Sağlık ve selamet dileklerimizle.
GIDA RAPORU
|
|
| |
 |
Haber Puanlama |
 |
|
Ortalama Puan: 4.62
Toplam Oy: 32
|
|
|
 |
|
|
