|
Son Çıkan Kitaplarımız |
|
|
|
|
|
Site Ä°stastiÄŸi |
|
|
şu ana kadar 66245536 sayfa izlenimi aldık. Başlangıç: 01/02/2003
|
|
|
|
| |
Gönderen:administrator Tarih: 30/07/2005 14:02
Haramdan azami sakınan mütedeyyin müslümanların evine dahi haram ihtiva eden mamuller rahatlıkla girmektedir. Bunları salam, sosis, sucuk, jambon, kavurma, ayakkabı, fırça, sabun gibi maddelere direkt katılarak, margarin, helva, ÅŸekerlemeler, çikolata, bisküvi, peynir, maya gibi mamullere kimyasal katkılarla ve alkolsüz meÅŸrubatlara etil alkol (çözücü) katılarak tüketmekteyiz. Hatta beslenme kültürünün mühim bir unsuru haline gelmiÅŸlerdir. Helale-harama dikkat eden insanlar piyasadaki birçok ürünü araÅŸtırmak zorunda kalmaktadır. GüvendiÄŸi insanlara “bu caiz mi” sorusunu sık sık sormaktadır.
Meseleyi bir nebze zihinlerde netleştirmek için bu yazı kaleme alınmıştır. Bu makalede dünyevi (sıhhi) sebepler değil, dini (uhrevi) endişeler gözetilmiştir. Meselenin sağlık ciheti dikkate alınmamıştır.
Domuz, tarım ve hayvancılıkta ekonomik verimliliği en yüksek canlıdır. Dişinden bağırsağına, derisinden kıllarına kadar bütün vücudu kullanılır. Gıdadan sanayiye, deri mamullerinden kozmetiğe kadar her alanda kullanılması onu cazip bir hale getirmiştir.
Domuz, yılda ortalama 1-3 kez doÄŸum yapabilir. Her batında cinsine göre 5-20 arası yavrulayabilir. Birkaç ayda 90-100 kg’a ve yetiÅŸkinliÄŸinde 150 kg’a ulaÅŸabilir. YetiÅŸkin bir domuzun ağırlığının %30-%50’si arası yaÄŸdır. Bu hayvan çöp dahil hemen hemen her ÅŸeyi yiyebilir. Direncinin fazla olmasından dolayı yaÅŸayacağı ortamların çok itinalı ve sıhhi olmasına gerek yoktur. Bu avantajlar dinî endiÅŸesi olmayanları domuz çiftlikleri kurmaya teÅŸvik etmiÅŸtir.
Domuzdan elde edilen başlıca mamuller; jelatin, lipidler, (yağ asitleri) deri, fırça kılı vesairedir.
Jelatinler: Mamul içinde stabilizör vazifesi yaparlar. Domuz derisinden ve kemiklerinden asidik yada alkali bir işlem uygulayarak elde edilirler. Katıldıkları mamule göre kremleştirici, bağlayıcı (yapıştırma), köpürtücü, stabilizatör (sabitleyici), kıvam arttırıcı ve emülgatör olarak kullanılırlar. Jelatinler sığır gibi diğer hayvanlardan elde edilse de domuza göre pahalıdırlar. Jelleştirici olan pektin ise elmadan yapıldığından sakıncalı değildir.
Emülgatörler: Farklı maddelerin birbirine homojen karışımlarını saÄŸlar ve karışımı sabit (stabil) tutarlar. Bunların kıvam arttırıcı, kavrayıcı, form verici, kremleÅŸtirici, yumuÅŸatıcı gibi vazifeleri vardır. En yaygın kullanılanları monogliserid (monoaçilgliserol) ve digliserid (diaçilgliserol)dir. Özellikle margarine formunu ve yumuÅŸaklığını veren bu maddedir. Genellikle margarin yoluyla gıdalara girmekte ise de son zamanlarda artık direkt olarak katılmaktadırlar. E471, E472 (E472a,b,c,d,e,f), E473,…E479 arası kodlar bu lipidlere girer. ZannedildiÄŸi gibi burada ki E iÅŸareti emülgatörün E’si deÄŸil Europe (Avrupa) kelimesinin baÅŸ harfidir. Lesitinler (E322) ise mamül içinde emülsiyonu saÄŸlar. DiÄŸer bir deyiÅŸle maddelerin birbiri içinde dengeli (homojen) karışmasını saÄŸlarlar. Hayvani olanları ve bitkisel olanları vardır. Soya, kolza, yerfıstığı ve mısır gibi bitkisel oldukları belirtilmezse kesinlikle sakınılmalıdır.
Hidrojene nebati (trans) yağlar; bitkisel yağların hidrojenli ortamda ısıtılmasıyla elde edilirler. Bunda amaç margarine form ve yumuşaklık vermek, donma derecelerini yükseltmektir (ne kadar hidrojene edilirse o kadar sertleşir) ve en önemlisi de standart bir lezzet verip tüketici bağımlılığını arttırmaktır. Trans (hidrojene) yağların yanma derecesi yükseldiğinden defalarca kullanılabilirler ve yüksek ısılara dayanabilirler. Hidrojene margarinde istenilen yumuşaklığı elde etmek için mamul içerisine mono ve digliseridler katılmaktadır.
Yukarıda bahsedilmemekle beraber tadlandırıcılar, mineleyiciler, lezzetlendiriciler, incelticiler, antioksidanlar, asitlik düzenleyiciler, koruyucu ve renklendiricilerin bazıları hem domuz hem diğer kaynaklardan elde edilebilirler. Bu maddelerde tam ayırım yapmak zorlaşmaktadır. Üretici firmaya göre hammadde değişmektedir.
MeÅŸrubatlardaki mahsurlar: Ä°malatcı kanunen formülünün %5’ini gizleme hakkına sahiptir. Batıda ise bu %2’dir. Alkolsüz içecekler içerisine (formüle) direkt alkol katılmamaktadır. Ancak imalat esnasında yardımcı unsur (çözücü) olarak etil alkol kullanılmaktadır. Bilhassa meÅŸrubatlarda kullanılan tat ve koku verici esansları çözmek için alkol kullanılır.
Endüstriyel kimyada alkol tahtını kurmuş ve tecrübeler alkol üzerinde yoğunlaşmıştır. Helal bir çözücü arayışı pek olmamıştır. Oysa alkole alternatif olarak su bazlı aromalarda propylen glykol (petrolden üretilir, domuz kökenli olanları vardır), yağ bazlı olanlarda ise triacetin kullanılabilir.
Domuz türevi mamullerin ve alkolün tüketilmesi haram olduğu gibi bu maddeler sosyal hayata bakan yönüyle de tahribat yapar. Şu bilinen bir gerçektir ki; dinin, iklimin, coğrafyanın sosyolojik yapıyı etkilemesi gibi, beslenme kültürünün toplumlar üzerindeki tesiri de fazladır. Güzel hasletleri kaybedip yerine kötü huyların ikamesinde domuzun ihmal edilmeyecek bir hissesi vardır.
Haram gıdaların bilinçsiz tüketiciye kanuni boşluklar ya da birtakım hileler kullanılarak yedirilmesi doğru değildir. Bu ihmale (ya da kasda) karşı alınacak önlemler şöyle sıralanabilir.
Birincisi: Vatandaşının ruh ve beden saÄŸlığını korumakla vazifeli olan devletin alacağı tedbirlerdir. Mamulde kullanılan maddelerin sadece kodlarını ya da adını deÄŸil, menÅŸeini yazma mecburiyeti getirilebilir ve bunlar denetlenebilir. Yahudi dininde helal anlamına gelen koÅŸer (Türkiye Hahambaşılığı koÅŸer sertifikası vermektedir) gibi bir denetleme Diyanet’e verilebilir. Bir üniversite bünyesinde her türlü mamulü tahlil edebilecek laboratuarın kurulup dileyen vatandaÅŸ ÅŸahsi müracatıyla tahlil yaptırabilmelidir.
İkincisi: Devlet, domuz mamullerine alternatif olabilecek ürün ve teknolojileri destekleyebilir. Ar-ge çalışmalarını destekleyebilir ve birtakım muafiyetler getirip helal ürünlerin önünü açıcı tedbirler alabilir. Domuz yağlarına alternatif olabilecek palm yağı (palmiye yada hurma yağı), Hindistan cevizi yağı ve kakao yağı gibi doymuş yağlar ve alkole alternatif olarak mevzu edilen kimyasallar sübvanse edilebilir.
Üçüncüsü: Sivil örgütlenmeler artabilir ve bilinçlenip bu konuları yakın takibe alabilir. Hukuki hak arama talepleri formalitelerden kurtarılıp kolaylaştırılabilir. Manevi tahribatı fazla olan bu mamuller hakkındaki tazminat taleplerinin tavanı yükseltilebilir.
Dördüncüsü: Tarihimizdeki en eski sosyal-sivil örgütlenme olan cemaatler bu konuya ciddi olarak eğilip bu ürünleri protesto edebilir. İnternet, medya ve şahsi ilişkiler kullanılarak belli periyotlarla mesele gündemde tutularak teyakkuz sağlanabilir.
BeÅŸincisi: Sosyal hayatın en küçük topluluÄŸu olan ailede alınabilecek tedbirlerdir ki, bunlar; fertlerin bilinçlendirilmesi, fenni (kimyevi muameleden geçmiÅŸ) mamullerin tüketiminin azaltılması olabilir. Hazır gıdalara alternatif olarak evde hazırlanmış tatlı, ÅŸekerleme, konserve ve kurutulmuÅŸ gıdalar tüketilebilir. Bu tarz bir beslenmeye yemek kültürümüz ve Türkiye’deki tarım çeÅŸitliliÄŸi çok müsaittir. Tabii gıdalarla beslenmenin hem sıhhi hem dini faydaları elbette inkâr edilemez.
Yukarıda geçen kimyevi maddelerin haricinde domuzdan mütevellit başka maddeler varsa da kullanımlarının az olması ve yazının uzamaması için bunlardan bahsedilmemiştir. E kodlu 362 madde içerisinde 103 maddenin domuz kaynaklı olabileceğini tespit ettik. Bunlardan (monogliserid ve digliserid gibi) bazı maddeler kesinlikle domuz menşelidir. Oysa bu maddelerin tamamı domuz harici kaynaklardan elde edilebilirler. Buna teknoloji müsaittir.
Sadullah DemircioÄŸlu
|
|
| |
|
Haber Puanlama |
|
|
Ortalama Puan: 4.75 Toplam Oy: 74
|
|
|
|
|

|